Büyük Taarruz esnasında Gazi Mustafa Kemal’in yanında bulunan arkadaşlar,
Yunan Kuvvetleri Komutanı General Trikopis’in Başkomutan çadırına
nasıl getirildiğini şöyle anlatırlar.
Trikopis, diğer esir kolordu ve tümen komutanları ile
birlikte Gazi Mustafa Kemal’in huzuruna çıkarıldıkları zaman, hepsi çok heyecanlı ve bitkin
halde imişler. Gazi, bunları oturtmuş, kendilerini teselli için bu gibi
yenilgilerin tarihte örnekleri olduğunu, sevk ve idareyi eksiksiz yapmış iseler
vicdanen rahat olabileceklerini söylediği zaman, Trikopis:
-Askerî görevimi tamamen yaptığıma eminim. Fakat asıl görevimi malesef yapamadım, diye intihar edemediğini anlatmak isterken, Gazi:
-O size ait bir düşüncedir, diye sözünü kesmiş ve harita üzerinde:
-Şurada bir tümeniniz vardı. Niçin onu şuraya almadınız?
Filan yerdeki kuvvetlerinizi falan yere sevk etseydiniz daha iyi olmaz
mıydı? gibi bazı eleştiriler yapmış, Trikopis:
-Ben öyle hareket etmek için emir verdim. Fakat (yanındaki
kolordu komutanını göstererek) bu yapamadı, demiş.
Bu görüşmeler olurken esir komutan yavaşça yanında bulunan subaylarımızdan birine:
-Bizim ile konuşan bu general kimdir? diye sormuş, subay:
-Başkomutan Mustafa Kemal! deyince adam hayrete düşmüş:
-Şimdi anladım biz niçin mağlup olduk! Bizim Başkomutan
İzmir’de vapurda oturuyordu ! diyerek derdini dökmüş.